Avrupa’dan Çin’e, Sınır Tanımayan Hizmetin Adresi: Çavdaroğlu 61 Nakliyat

2007 yılında faaliyetlerine başlayan Çavdaroğlu 61 Nakliyat, karayolu taşımacılığında müşterilerine 40 araçlık filosuyla hizmet veriyor. UND üyesi olan firma aynı zamanda C2 yetki ve TİO belgesine de sahip. Türkiye Trabzon merkez olmak üzere Gürcistan ve Kazakistan’da da şirketleri olan firmanın hizmet ağı ise oldukça geniş. Avrupa’dan Çin’e kadar geniş bir coğrafyada taşımacılık hizmet vermekte olan firmayı, Firma Sahibi Haşim Çavdar’dan dinledik. Aynı zamanda sektör gündemine ilişkin konularla ilgili görüşlerini de bildiren Çavdar; yaklaşık bir buçuk yıldır sektördeki ivmenin düşüşüne dikkat çekti.

Üç kuşaktır sektöre hizmet verdiklerini ve verdikleri hizmetlere 2007 yılında kurdukları Çavdaroğlu 61 Nakliyat ile devam ettiklerini belirten Çavdar şunları söyledi; “18 yıllık bir şirketiz. Günden güne büyümemizi sürdürüyoruz. Şu anda filomuzda 40’a yakın aracımız bulunuyor. Filomuzun yeni araçlardan oluşmasına dikkat ediyor, iyi bir hizmet verebilmek için gereken ne varsa yapıyoruz. Türkiye, Gürcistan ve Kazakistan’da şirketlerimiz bulunuyor. Türki Cumhuriyetler, Rusya ve Avrupa bölgelerinde hizmet veriyoruz. Avrupa’dan 3. ülke taşımaları yapıyoruz. Avrupa’dan Çin’e uzanan geniş bir coğrafyada hizmet veriyoruz. İnşaat malzemeleri başta olmak üzere her şeyi taşıyoruz.”

Nakliye sektörünün, hizmet sektörünün önemli bir kolu olduğunu söyleyen Çavdar; eksiksiz ve hatasız bir hizmet sağlanmasının önemli olduğunu ve kendilerinin de bu doğrultuda çalıştıklarını belirtti.

“Türkiye Çok Önemli Bir Konumda Ancak Bunu Doğru Kullanamıyoruz”

Konuşmasının devamında Türkiye’nin merkezi ve önemli bir konumda yer aldığını ifade eden Çavdar, buna karşılık ülke ve sektör olarak bu konumun doğru kullanılmadığını söyledi. Çavdar; liman maliyetleri, prosedürler vs. gibi noktaların bunda etkili olduğunu ifade etti.

Türk nakliyecisinin devlet tarafından daha fazla desteklenmesi gerektiğini belirten Çavdar; “Biz Türkiye olarak dünyanın en genç ve güçlü filolarından birine sahibiz. Ancak önümüze sürekli olarak engeller çıkıyor, birçok sorunlarımız var. Devletin bize bu konularda destek olması lazım.” dedi.

“Son Dönemde Gürcistan’da Büyük Bir Sıkıntı Yaşıyoruz”

“Bir Araç İki Kapıyı 10 Günde Geçiyor”

Yaşanılan sorunlardan birinin geçiş belgeleri olduğunu söyleyen Çavdar sözlerine şöyle devam etti; “Örneğin; son dönemde Gürcistan’ın bir uygulaması var ve onda büyük bir sıkıntı yaşıyoruz. Biz bu sorunları UND olarak Bakanlıklarımıza bildirdik. Ancak bazı sorunları çözmemiz çok uzun sürüyor. Bundan dolayı da bekleyen çok aracımız var. Kapılardaki sıralar da sıkıntılarımızdan biri. Bir araç iki kapıyı 10 günde geçiyor.”

“Vize Başvurularını 3 Aya Yakın Bekliyoruz”

“Yaşatılan Vize Problemi Avrupa’ya da Zarar”

Çavdar, Avrupa taşımalarında yaşanan vize probleminin de büyük bir sorun yarattığını ifade ederken şunları söyledi; “Bir vize başvurusunu 2-3 ay beklemek zorunda kalıyoruz. Aslında biz Avrupalının yükünü taşıyoruz ve süreci bu şekilde zorlaştırmaları kendilerine de zarar. Ancak neden böyle oluyor bilmiyorum, bu sorun bir türlü çözülemiyor. Zaten bu sorunu uzun yıllardır yaşıyoruz ancak son zamanlarda daha da artmaya başladı. Üç ayda bir vize alınırsa ne şoför ne de firma kendini toparlayabilir. Bir aracın, bir şoförün üç ay yatması demek bir yılının gitmesi demektir. Bakanlıklara gerekli bildirimleri yapıyoruz ve bakanlıklar da bunu gerekli mercilere iletiyor ancak maalesef çözemiyoruz.” Bir çözüm olarak firmalarda belirli sürenin üzerinde hizmet veren şoförlere gri ya da yeşil pasaport verilebileceğini söyleyen Çavdar, bu pasaportların herkese verilmesinin istismarlar doğurabileceğini, bu nedenle mümkün olmadığını belirtti.

“Avrupa ve Çin Arasındaki Taşımacılığı Verimli Kullanamıyoruz”

İpekyolu Projesi’nin Türkiye için önemli olduğunu söyleyen Çavdar, ancak bunun da olumlu kullanılmadığını belirtti. Çin ile de sıkıntılar yaşandığını ifade eden Çavdar; “Çin vizesi yeni verilmeye başladı. Bunun haricinde Çin tarafında var olan sıralar da sıkıntı. Şimdi elektronik sıraya geçtiler, yani bir ay öncesinden sıra alabiliyoruz. Düzenlemeler var ama yeterli değil. Ondan dolayı Avrupa’dan Çin’e, Çin’den Avrupa’ya taşımaları çok verimli kullanamıyoruz. Umuyorum ilerleyen zamanlarda bu sorunlar çözülür ve bu güzergah da verimli hale gelir.” dedi.

“Hazar Denizi’nde Geçişler Çok Pahalı, Rusya Üzerinden Gidebilen Orayı Kullanmaz”

Hazar Denizi’nde ise geçiş fiyatlarının oldukça yüksek olduğunu söyleyen Çavdar şu ifadeleri kullandı; “Sadece Rusya’dan geçemeyen, Rusya ambargolu yükler taşıyan araçlar o güzergahı tercih ediyor. Yani sorunu olmayan, Rusya üzerinden de gidebilen araçlar Azerbaycan’ı kullanmaz, o kadar gemi ücreti ödemez. Baktığınız zaman çok kısa bir hat ama fiyatları çok yüksek.

“YYS’deki Öncelikli Geçişi Kaldırmak İçin Uğraşıyoruz”

“Güçsüzü Güçlüye Ezdirecek Bir Sistem, Doğru Bir Uygulama Değildir”

Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsü (YYS) hakkında görüşlerini de bildiren Çavdar, bunun haksızlığa neden olan bir uygulama olduğunu söyledi ve sözlerine şöyle devam etti; “Biz daha önce bundan dolayı Kapıkule’de eylem ve bir basın açıklaması yaptık. Vali ile de konuştuk. Şöyle ki; depolama-gümrükleme sistemi iyi ve bizim için olumlu çünkü yoğunluk azalıyor. Ancak kapıdan öncelikli geçiş olmaması lazım. Dünyanın hiçbir kapısında böyle bir uygulama yok! Yani bir tek Kapıkule’den öncelikli geçiyorsunuz ancak sonraki kapılarda bir fark yok. Neden böyledir? Tabi ki gümrüğe girmeden farklı alanlarda gümrükleme yapılması YYS’si olmayan için bir avantaj. Bu güzel bir uygulama. Ama YYS’si olanın kapıdan öncelikli geçmesi, olmayanın ise iki gün sıra beklemesi büyük bir haksızlık. Biz bunu kaldırmak için uğraşıyoruz, inşallah kaldıracağız. Bununla ilgili tüm başvurularımız yapıldı ve gerekli mercilere bildirildi. YYS’yi alabilmek için belli prosedürler var ve onların uygulanması gerekiyor. Yani gücü olan öncelikli geçiyor, olmayan ise geç geçiyor. Güçsüzü güçlüye ezdirecek bir sistem, doğru bir uygulama değildir.”

UTTS için de itirazlarını yaptıklarını ancak bu uygulamanın kalkmayacağından bahseden Çavdar; “Yakıtı garajımızda depolayıp, aracımızın yakıtını kontrol etmek bizim için büyük bir avantajdı. Ancak maalesef bu kanun geldi. Artık bu yoldan dönüleceğini düşünmüyorum, çünkü herkes taktırdı ve sisteme uydu.” dedi.

“Zengezur Koridoru Büyük Avantajlar Sağlıyor”

Zengezur Koridoru’nun ise sektöre ciddi anlamda avantaj sağlayan bir proje olduğunu söyleyen Çavdar; “Bu sayede Türkiye’den direkt olarak Azerbaycan ve Rusya yapabiliyorsunuz. Yani Gürcistan’ı görmüyor, bir ülkeyi elemiş oluyorsunuz. Örneğin; Gürcistan ile Rusya arasında ciddi kar yağışı olan, neredeyse yılın iki ayı bir açık bir kapalı olan bir yol vardır. Böylece o sorundan da kurtulmuş oluruz, sefer sayılarımız artar. Türkiye’den direkt olarak Azerbaycan’a girmek son zamanlarda Gürcistan tarafında Avrupa’dan gelen yüklere yönelik yaşadığımız sorunları da ortadan kaldırır.” ifadelerini kullandı.

“UND, Güçlü Bir Dernektir”

“Sayın Başkanımız Başta Olmak Üzere Tüm Ekip Aktif Bir şekilde Hizmetlerimize Devam Ediyoruz”

Başkan Yardımcısı olduğu Uluslararası Nakliyeciler Derneği’nin yoğun bir çalışma içerisinde olduğunu belirterek sözlerine devam eden Çavdar; “UND, güçlü bir dernektir. Her ay, her bölgeden gelen sorunlar toplantıya taşınır ve neticeler bakanlıklara rapor halinde sunulur. UND sadece sorunları bakanlığa taşır, bu sorunları çözecek olan ise bakanlıktır. Şu anda UND Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Şerafettin Aras başta olmak üzere aktif bir ekip ile hizmetlerimize devam ediyoruz. 100 sorunun 70’i çözülebiliyor ancak tabi yüzde 30’u devam ediyor.” dedi.

“Sektörde Ciddi Bir Düşüş Söz Konusu”

“Pandemi ve Sonrasında Altın Çağımızı Yaşadık”

Şu anda sektörde bir düşüş yaşandığının altını çizen Çavdar, her geçen gün kötüye gittiğini ifade etti. Her beş yılda bir sektörün bu krizi yaşadığını ancak bu seferkinin uzun sürdüğünü söyleyen Çavdar sözlerine şöyle devam etti; “Yaklaşık iki yıldır bu düşüş devam ediyor. İnşallah bu düşüşün bir çıkışı olur. Özellikle pandemi ve sonrasında altın çağımızı yaşamıştık. O günlere dönebilmeyi temenni ediyoruz.”