İmza törenin ardından konuşan Bakan Muş, Türkiye ve Fransa ilişkilerinin 15. yüzyıla dayandığını belirterek, tarih içerisinde iki ülke ilişkilerinde iniş ve çıkışlara rastlamanın mümkün olduğunu söyledi.

Geçen yıl mart ayında Cumhurbaşkanlarının görüşmesi ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun da geçen yıl haziran ayında Paris'i ziyaret etmesiyle, Fransa ve Türkiye ilişkilerinin ivme kazandığına değinen Muş, siyasette yakalanan ivmeyi ekonomik ve ticari ilişkilere de yansıtmak isteklerini söyledi

Muş, JETCO 6. Dönem Toplantısı'nın son derece verimli geçtiğini belirterek, "Türkiye Fransa arasındaki JETCO mekanizması ülkemizin ilk ortak ekonomik ve ticaret kongresi olması hasebiyle bizim için ayrı bir öneme sahiptir. Ülkemiz ve Fransa arasındaki JETCO mekanizmasını özel sektör firmalarımızın da etkin katılımlarıyla tüm ekonomik ilişkilerimizi derinlemesine aldığımız ve ticari ilişkilerimizin önündeki engelleri ve sorunları tartıştığımız son derece faydalı bir mekanizma olarak telakki ediyoruz. Bu sebeple söz konusu mekanizmanın toplantılarının düzenli olarak gerçekleştirilmesini ve sonuçlarının dikkatli bir şekilde takip edilmesine büyük önem veriyoruz." diye konuştu.

Altıncı dönem JETCO protokolünün ikili ticari ilişkilerden, karşılıklı yatırımlara ve müteahhitlik hizmetlerine, üçüncü ülkelere iş birliğinden sürdürülebilir tedarik zincirleri ve AB Yeşil Mutabakatına kapsadığını belirten Muş, protokolün, enerji, tarım, ulaştırma ve çevre ve şehircilik alanında iş birliğine kadar pek çok farklı alanı içine alan konulara ilişkin son derece yapıcı geçen müzakerelerin ve mutabakatın yansıması olduğunu ifade etti.

Bakan Muş, toplantının salgınla mücadele edilen bu zor günlerde ikili ticari ve ekonomik ilişkilerde iş birliğini geliştirmek adına son derece önemli buluşma olarak tarihe geçeceğini dile getirerek, şöyle konuştu:

"Bugün dünya genelinde siyasi, ekonomik ve sosyal değişimlerin yaşandığı çok önemli bir dönemden geçiyoruz. Tüm dünya Kovid-19 salgını nedeniyle zor günler geçirmekte olup iş dünyası ve ticarette bu gelişmelerden olumsuz etkilenmiştir. Bu dönemde Türkiye ile Fransa arasındaki iş birliğinin salgının olumsuz etkinin azaltılması açısından oldukça önem arz ettiğini vurgulamak isterim.

2020 yılında Türkiye Fransa'daki ticaret hacmimiz 14,2 milyar dolar olarak kaydedilmiştir. Aynı yıl Fransa'ya ihracatımız 7,2 milyar dolar, ithalatımız ise 7 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. 2021 yılının ilk sekiz ayındayız ticaret hacmimiz yüzde 38 artışla 11,2 milyar dolara ulaşmasından memnuniyet duyuyoruz. Bildiğiniz gibi 2014 yılında iki ülke arasındaki ticaret hacminin 20 milyar avroya çıkartılması en üst seviyede ortaya konulmuştu. JETCO toplantımızın kazandıracağı ivme ile bu hedefe yakın gelecekte ulaşacağımızdan eminim."

- "Fransız firmalarını yeni nesil ihtisas serbest bölgelerimize davet ediyorum"

Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Türkiye ile Fransa arasında ekonomik ilişkilerde potansiyel arz eden bir diğer başlığın da karşılıklı yatırımlar olduğunu belirterek, iki ülke arasındaki tarım, teknoloji, makina, sanayi, savunma sanayi, finans, ulaştırma, enerji, özellikle yenilenebilir enerji, çevre, turizm, sağlık ve altyapı gibi birçok alanda iş birliği ve karşılıklı yatırımlar için önemli fırsatlar olduğunu söyledi.

Yakın geçmişte serbest bölgeler yapılanmasında yepyeni bir sayfa açtıklarını ifade eden Muş, "Çağın gereklerine uyarak teknoloji alanında yatırım ve artı değeri ön plana çıkaran ihtisas serbest bölgeleri aracılığı ile ülkemizi teknoloji alanında yapılacak yatırımlar için çok cazip fırsatlar sunuyoruz. Fransız firmalarına yeni nesil ihtisas serbest bölgelerimizin sunduğu fırsatları kaçırmamaları yönünde tavsiyelerde bulunuyorum ve ilgili yatırımcı firmalara bakanlık olarak kapımızın her zaman sonuna kadar açık olduğunu vurgulamak isterim." diye konuştu.

Muş, imza töreni öncesi konuk Bakan ile ikili görüşme gerçekleştirdiklerini belirterek, Paris İklim Anlaşması'nın ekim ayı itibarıyla onaylanmak üzere Meclisin gündemine getirileceği hususunu paylaştığını söyledi.

Bakan Muş, "AB Komisyonu tarafından 2019 yılı sonunda ilan edilen Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında Fransa ile ilişkilerimiz ve bu konuda Gümrük Birliği üyesi ve aday ülke olarak AB finansal kaynaklarına erişimimizde Fransa'dan destek taleplerimizi de Sayın Bakana iletme fırsatımız oldu. Hükümet olarak Gümrük Birliği'nin güncellenmesi müzakerelerinin mümkün olan en kısa süre içerisinde başlanmasına büyük önem atfetmekte olduğumuzu kendilerine bir kez daha paylaştık." ifadelerini kullandı.

Muş, konuk Bakana Fransa'ya iş yapan firmaların vize almakta zaman zaman yaşadıkları sorunlar ile lojistik sektöründe transit geçişlerde karşılaşılan sorunları aktardığını ifade ederek, "Sayın Bakanın yapıcı bir üslupla sorunları not ettiğini ve ilgileneceklerini ifade etti. Ben kendilerine bu yapıcı tavırlarından dolayı huzurlarınızda bir kez daha teşekkür ediyorum." dedi.

- "İki ülke birlikte yeni pazarlara yönelebilir"

Fransa Dış Ticaret ve Yatırım Bakanı Franck Riester de İstanbul'da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, imzalanan protokolün Türkiye ve Fransa ekonomik ilişkilerine fayda sağlayacağını söyledi.

Son JETCO toplantısının 2018 yılında yapıldığını hatırlatan Riester, imza töreni önce Ticaret Bakanı Mehmet Muş ile iki ülke arasında iş birliği yapılabilecek alanları değerlendirdiklerini aktardı.

Türkiye ile Fransa arasındaki iş birliği alanlarının artmasının ekonomik ilişkileri güçlendireceğini vurgulayan Riester, "Özellikle teknolojik iş birliğinin artması sürdürebilir kalkınmaya dahildir. Türkiye'nin Paris İklim Anlaşması'nı onaylayacağını açıklaması çok memnuniyet verici. Çünkü, Türk ve Fransız şirketler birlikte somut bir şekilde çalışmayı arzu ediyor. JETCO'lar da bu yönüyle iki ülkenin ekonomik aktörleri arasındaki iş birliğini güçlendiriyor." diye konuştu.

Riester, 450'den fazla Fransız girişimin Türkiye'de faaliyet gösterdiğini ifade ederek, Türkiye'nin dinamik bir pazar olduğunu söyledi.

Türk ve Fransız ortak girişimlerinin artmasıyla iki ülke arasında daha önce duyurulan 20 milyar avro ticaret hacmi hedefinin yakalanacağını ifade eden Riester, iki ülkenin birlikte yeni pazarlara yönelebileceğini sözlerine ekledi.