
 
    Etkinlik kapsamında, sadece araçları test etmekle kalmayıp üretim tesislerini de yerinde inceleme olanağı yakaladık. DAF’ın en önemli üretim tesislerinden olan Eindhoven ve Westerlo Fabrikalarını geniş bir programla ziyaret ettik.
En son teknoloji ile donatılmış, ağırlıklı robotlarla üretimin yapıldığı tesislerde, yüzde yüze yaklaşan mükemmellikte araçlar tamamen müşteri odaklı üretiliyor. Organizasyonun Belçika durağında, DAF’ın Westerlo şehrindeki kabin ve aks üretim tesisi adeta filmlerden çıkmışçasına tamamen robot ağırlıklı üretimiyle farklı bir etkiye sahip… Belçika Teknoloji Federasyonu tarafından “Geleceğin Fabrikası” ödülüne layık görülen Westerlo tesisi, üretimdeki modernizasyon ve teknolojik üstünlüğüyle dikkat çekiyor.
Tesisin en önemli bölümlerinden biri olan modern boyahane hakkında detaylı bilgileri, tesiste uzun yıllardır görev yapan ve bölüm yöneticisi olan DAF Üretim Mühendisi Mesut Çanakçıoğlu aktardı.
Araçların boyandığı alanda sorumlu mühendisin bir Türk olması ve DAF’ın efsane rengi kırmızının Türk bayrağından esinlenerek mühendisimizin yönlendirmesiyle oluşturulmuş olduğunu öğrenmek ayrı bir gururdu bizim için. Bölümde ayrıca 2000’den fazla renk tamamen müşteri talep ve zevkleri doğrultusunda üretilip; oluşturulmuş renk skalası ile istendiğinde tüm servislerde birebir tekrar uygulanabiliyor.

Organizasyonun başında; DAF Türkiye Genel Müdürü Atila KAYA ve Satış Direktörü Mert ERSOYLU markanın son teknolojik yeniliklerini ve Türkiye pazarında gelişen performanslarını rakamlarla ve tüm detayları ile bize aktardılar.
ATİLA KAYA İLE BAŞLAYAN BAŞARILI YENİ SÜREÇ

Genel Müdür Atila KAYA’nın göreve geldiği 2024 yılı itibari ile markanın pazardaki artan performansına pazar tespitleri ve grafiklerle şahit olduk.
96 yılı aşkın süre önce kurulan DAF’ın dünyanın en büyük 3 kamyon markasının üreticisi olan PACCAR bünyesine geçmesiyle hızla artan performansına dikkat çeken Kaya, dünya çapında 1000’den fazla bayii ve 5 büyük yedek parça deposu ile kullanıcılarına anında hizmet götürülebildiğini vurguladı.
Türkiye’deki artan taleplere uygun altyapı çalışmalarına hız ve önem verdiklerini aktaran Atila Kaya, 2025 sonuna kadar 9 bayii ve 15 servise ulaşacaklarını ve bunu 2026’da da hızla sürdüreceklerini belirtti.
Kaya, Türkiye’deki DAF bayilerinin yedek parça stokunun 300 milyon TL’nin üstünde olduğunu, servis noktalarıyla birlikte bu değerin 400 milyon TL'ye yaklaştığını söyledi. Yedek parça stokunda azalan bir parçanın kurulan sistem ile anında bayiye ulaştırıldığını ve bu konuda kullanıcıların mağduriyetine asla izin vermediklerini özellikle vurguladı.
Kaya, yeni nesil DAF’ların (NGD) tüm özellikleri ile güvenlik + verimlilik (yakıt avantajı) + sürücü konforunu en üst sıralara yerleştirdiklerini önemle belirtti.
"DAF'a bir kez başlayan bırakamaz. 'Once DAF, Always DAF' sözü, markamızın tutku ve gurur kültürünü özetler" dedi.
MERT ERSOYLU NEDEN DAF SORUNA CEVAP AÇIKLAMALARDA BULUNDU.
DAF Trucks Türkiye Satış Müdürü Mert Ersoylu da, yaptığı konuşmada; aracın aerodinamik yapısındaki yeni düzenlemelerin artan performansa etkisini, savunmasız yol kullanıcılarının artan güvenliğini sağlayacak düzenekleri, azalan kör noktaları ve böylece hem şoför hem de yayalar için tam güvenli sürüşlere uygun donanımları tüm detayları ile bizlere aktardı.
 yeni düzenlemelerin artan performansa etkisini, savunmasız yol kullanıcılarının artan güvenliğini sağlayacak düzenekleri, azalan kör noktaları ve böylece hem şoför hem de yayalar için tam güvenli sürüşlere uygun donanımları tüm detayları ile bizlere aktardı.
Yeni Nesil XD, XF, XG ve XG Plus serisinin Türkiye ve Avrupa lojistiği için yarattığı yıl bazında artan Pazar değerlerini gözler önüne serdi. Ersoylu, markanın başarısını verimlilik, güvenlik ve konfor üçlüsü üzerine kurduğunun altını çizdi.
Ersoylu öncelikle aracın arodinamik yapısındaki iyileştirmelerin ve diğer özelliklerin yakıt sarfiyatına yönelik % 13’e yaklaşan tasarruf olanağı sağladığını ve bu doğrultuda çalışmaların devam ettiğini özellikle vurguladı.
İlk defa DAF mühendislerince üretilmiş olan motor freni sisteminin özellikle retardıra göre çok daha etkili olduğu, ekonomik bir sürüş sağladığı ve retardırın araca getirdiği yükten kurtulunmasıyla taşıma kapasitesindeki artış ve hatta lastiklerin ömrüne sağladığı olumlu katkı Ersoy tarafından detayları ile biz basın mensuplarına anlatıldı. Ersoylu, "Motor freni, sıcaklıktan etkilenen ve bakım gerektiren retarderin aksine, vitesin dişli oranını kullanarak tekerleklere daha yüksek frenleme torku aktarıyor. Motor freni ve aerodinamik iyileştirmeler sayesinde, kinetik enerjiyle "sıfır yakıt" anları yaşanıyor. Bu sayede sadece güvenliği artırmakla kalmıyoruz, aynı zamanda lastik aşınmasını ve yakıt tüketimini de düşürüyoruz. Türkiye'de teslim ettiğimiz araçların %15 ila %20'si motor freni donanımına sahip ve bu sayı giderek artacak," dedi.
Ayrıca Türkiye’nin yol şartlarında araç kullanımına büyük katkı sağlayan öngörülü yokuş aşağı hız kontolü sistemi, yeni eco-roll fonksiyonları, tahmini hız sabitleyici özellikleri de müşterilerin neden Daf'ı tercih etmesi gerektiği sorusuna cevap niteliğindeydi.
Ayrıca yeni nesil DAF XF’lerin önceki modele göre 175 kg daha hafif olmasının da Ersoylu tarafından altı çizildi.
Ayrıca tedarikçiler ve alıcıların artık “karbon salımına” büyük önem verdiklerini; lojistik seçimlerini artık düşük karbon salınımına göre yaptıklarını, bu nedenle de hem lojistik hizmeti üretenleri hem de araç üreticilerini bu doğrultuda hizmet ve ürün üretmeleri konusunda teşvik ettiklerinin belirtti. “DAF, bu yöndeki regülasyonlara öncülük ederek nakliye firmalarının rekabet gücünü artırıyor." dedi.
Uluslararası taşımacılıkta emisyon standartlarının önemine dikkat çeken Mert Ersoylu, özellikle Almanya, Hollanda ve Avusturya gibi ülkelerin otoyol geçiş ücretlerini Vecto3 emisyon sınıfına göre vergilendirmeye başladığını da hatırlattı.
Etkinlik, ayrıca araçları tüm yönleri ile test etme olanağını bizlere tanıdı. Konfor ve güvenliğin en üst seviyede olduğu araçlar yaptığımız tüm testlerde bizden tam not aldı. 40 ton üstü yüklü araçlar, yollarda adeta bir yağ gibi akarken frene dokunmadan motor freni ile keskin virajlarda yaptığımız test oldukça etkileyiciydi.
Etkinliğin en önemli bölümlerden biri de DAF müzesine yaptığımız ziyaret oldu. DAF kardeşlerin ilk treyler üretimini yaptıkları atölyeden bugüne kadar gelen süreçte tüm yaşananları adeta sergilenen ürünler ve görüntülerle birebir yaşadık.
Özetle bu etkinlik ile DAF markasını bir kez daha her yönüyle yaşamış olduk.
|  |  |  |  | |||||
| 
 | 
 | |||||||
|  Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. | 









