Enver Bey, kendi tabiriyle “ömrünü kamyonlara adamış” bir şoför olarak hayatının yollarda geçtiğini belirtiyor. Hoş bir sohbetle başlayan röportajımıza aracı tanıyarak devam ediyoruz.

“Hiç Zorlandığını Görmedim”

İlk önce aracımızın performansını soruyoruz Enver Bey’e… Aracın gücünün iyi olduğu, 450 beygir motora göre performansının da yeterli olduğu cevabını alıyoruz. Ayrıca bu aracın zaten yurtdışı aracı olarak tasarlandığını ve 22 ton yükü geçemediklerini belirtiyor Enver Bey. Üzerine bastırarak “Bu yükte de hiç zorlandığını görmedim ben bu aracın.” diye de ekliyor hemen.

“Şoförsen Tek Seferde Yanaşırsın”  

Güzergahımız üzerinde yolculuğumuz devam ederken bu güçlü araçlar için çok önemli olan manevra kabiliyetini soruyoruz. Manevra kabiliyetinin çok iyi olduğunu belirtiyor. “Şimdi geri geri gittiğimizde görecekseniz tek seferde istediğim yere yanaşacağım. Yani bu ustalıkla alakalı, şoförsen tek seferde yanaşırsın… Ancak aracın özellikleri de çok önemli tabii” diyerek işin deneyimle de alakalı olduğunun altını çiziyor. Aynaların özellikle bu konuda çok iyi olduğunu belirten Enver Bey, aynalar sayesinde araç kabinin etrafına hâkim olduğunu sözlerine ekliyor. Aynalarda kör noktanın yok denecek kadar az olduğunu, hepsinin birbirini tamamladığını da ilave etmeden geçmiyor.

Direksiyonun son derece rahat olduğunu da belirten Enver Bey direksiyonu adeta tek elle bile çevirebildiğini söylüyor. Otomobil direksiyonu kadar rahat olduğunu da sözlerine ekliyor. 

“Dikkat! Camdan Çıkabilirsin”

Aracımızın fren sistemini merak ediyoruz. Enver Bey aracı yokuş inerken olabildiğince hızlandırıp birden frene basıyor. Bunu yapmadan önce emniyet kemerimin takılı olduğundan emin olmak istiyor ve uyarıyor: “Aman emniyet kemerini kontrol et, frene bastığımda camdan dışarı çıkabilirsin.” Fren olarak ABS, EBL sisteminin olduğunu, retarderin de uzun inişli rampalarda çok işe yaradığını söyleyen Enver Bey, retarderin performansı çok beğendiğini de ekliyor. “Sanki düz yolda gidiyormuşuz hissi yaratıyor. 6 kademeli retarder var bu araçta. Fren performansı da retarder performansı da çok iyi biraz önce gördüğünüz gibi” diyor ve bir anısını anlatmaya başlıyor: “İran’da mesela karşıma birden üç tane köpek yavrusu çıktı, gözlerimi kapayıp bastım frene, durdu. 22 tonluk pamukla durdum. Fren sisteminden hiç şikâyet duymadım, yeter ki arkaya takılan dorse ile araç uyumlu olsun.”

Yolumuza devam ederken karşımıza çıkan bir rampa bize aracın çekiş kuvvetini sorma konusunda da olanak tanıyor. Yüklü aracımızın rampayı çıkarken hiç zorlanmadığını belirten şoförümüz bu araçlardaki bu kabiliyetin şoföre büyük konfor sağladığını belirtiyor.

“Gerekirse İki Vites Bile Düşebilirsin”

Aracımızın viteslerini de anlatan Enver Bey aracın devrine göre iki vites birden düşülebileceğini söylüyor. Sözlerine zorluk çekmeden rahat rahat vites değiştirilebileceğini de ekliyor.

“Gözüm Arkada Kalmıyor”

Senelerdir kamyon kullandığını belirten şoförümüz bozuk yollarda aracın performansını değerlendirirken şunları ekliyor: “Iveco kadar dayanıklı araç görmediğini söylüyor. Yürüyen kısmı çok sağlamdır. Bu aracı kullanırken hiç gözüm arkada kalmıyor.” 

“Yağmurdan Hiç Korkma”

Aracımızın yol tutuşu hakkında da özellikle yağmurlu havalarda savurma, kayma gibi tehlikeleri olmadığını çünkü diğer markalara göre şasenin uzun olduğunu söyleyen Enver Bey “bunların şasesi diğer markalara göre biraz uzundur. Bu da kabinle dorse arasındaki mesafeyi uzatıyor. Virajlarda savurma kayma gibi sıkıntılarla karşılaşmamış oluyorsunuz. Yağmurdan falan hiç korkma, kaymaz” diyor.

Yolculuğumuz esnasında şoförümüzün rahat kullanımı ve güveni bize de yansıyor. Kendimizi aracın konforuna biz de kaptırıyoruz. Ve bu kadar yüklü ve ağır araçlar olmalarına rağmen yeni teknolojinin ticari araçlara yansımalarına bir kez daha tanık oluyoruz.

“Tek Sorun Yatak”

Kabin konforunu değerlendiren şoförümüz koltukların çok rahat olduğunu; ısıtmalı, üç kademeli hava şişirmeli yastık, kabin içi ısıtma sistemi, motordan bağımsız webesso denilen ek ısıtıcı sistem, üst havalandırma gibi özelliklerin de olduğunu belirtiyor. Göğsünün elektronik olduğunu, kumanda sisteminin direksiyonda yer aldığını da ilave ediyor. Ancak Enver Bey’in bir sorunu var: “Bence tek sorunu yatak, daha konforlu olması gerekir. Biz uzun yol şoförleriyiz, bir yola çıktın mı belki 15 gün bu araçta yatıyoruz.” demeyi de ihmal etmiyor.

“Onu Siz Değerlendirin”

Aracın yakıtıyla ilgili bilgi almak istediğimizde dörtlüleri yakıp hemen duruyor ve aracın elektronik ekranın anlatmaya başlıyor. Toplamda kaç km yol yaptığını, kaç litre mazot yaktığını bir bir anlatıyor bize. Bu konuda yorum yapmayacağını yorumu da kamyonum okurlarına bırakacağını belirtiyor ve ekrandan ortalama yakıtını bize gösteriyor. 100 km’de 31,1 litre yaktığını ancak bunun kullanıcıya ve aracın yüküne göre farklılık gösterebileceğini de ekliyor.

“Eskiden Böyle Araçlar Yoktu”

Yapılan iş için aracın uygun olup olmadığını sorduğumuzda ise nakliye için son derece uygun bir araç olduğunu söylüyor. “Eskiden böyle araç yoktu. Bu araç uluslararası taşıma için yapılmış. Sağlam, soğuğa dayanıklı bir araçlar.” diyor. 

“Yatağı Konforlu Olsun Başka Bir şey İstemem”

Iveco’nun yatak olayını çözmesi gerektiğini, uluslararası nakliye şoförleri için bunun son derece önemli nokta olduğunu tekrar belirtiyor şoförümüz. Son olarak da “Eğer araca iyi bakarsan fakir arabası tam olarak. İnsana ekmek yedirecek cinsten bir araba. Biraz da kullanıcının elinde bu işler ama iyi kullanırsan tam bir ekmek teknesi diyebilirim.”diyor.

“Uluslararası Nakliyeye Yönelik Başlangıç Aracı”

Özgözde Ağır Vasıta Departman Sorumlusu Abdullah Baş’tan test sürüşü yaptığımız Iveco Stralis 450 AT serisi hakkında teknik bilgi aldık. Abdullah Bey; aracın genel özelliklerini şöyle anlatıyor:

“420 grubundan farklı olarak 450 AT uluslararası nakliyeye yönelik olduğu için daha hafif bir araç, şasi daha hafif ve dingil mesafesi daha uzun. Aracımız çift depoya, sahip toplamda 1160 litre yakıt kapasitesinde. Kuru webasto standart, sulu webasto opsiyonel özelliği var. Aracın 10,5 motoru var. ZF şanzımana sahip. Yan ve üst rüzgârlıklar hepsinde standart standart gelir. Aracımızda 3800 dingil mesafesi var. Test edilen araç orta kabin bir araçtır. Orta kabin olması konforsuz olduğu anlamına gelmez. Uluslararası nakliye için her türlü konfora sahip bir araçtır. Kabindeki pnomatik süspansiyonlar lüx araçlarımızdaki süspansiyonlarla aynıdır. Fakat bir üst grup kabine göre daha az konforlu. Ama belirttiğimiz gibi bu konforsuz olduğu anlamına gelmez. Yüzde 7 yakıt tasarrufu sağlayan bir araçtır. Bu bir uluslararası nakliyeye yönelik başlangıç aracımızdır. Çift depo, lüx kabin süspansiyonu, retarder, klima, eurotronic otomatikleştirilmiş şanzıman seçenekleriyle en üst seviyeye çıkarabiliyoruz. Yüksek hacim versiyonu dediğimiz full pnomatik lightruck hafif kamyon dediğimiz versiyonlarımız da var. Aynı zamanda aracımız arkalarda 4 tane hava körüklü süspansiyona da sahip.”