Türkiye, Trump yönetiminin Türkiye dahil birçok ülke için uygulamaya koyduğu çelik ve alüminyuma getirdiği ek vergilere misilleme başlattı. ABD menşeli 22 ürüne getirilen ek mali yükümlülükten sonra ithal edilen ürünlerin tüketiciye bazı ürünlerde yüzde 80’i aşan zamlarla ulaşacağı hesaplanıyor.

KPMG Türkiye Gümrük ve Dış Ticaret Hizmetleri Bölüm Başkanı Murat Palaoğlu, Türkiye’nin de ABD lideri Trump’ın öncülüğünde başlayan ve dünyada giderek artan korumacılık trendinin parçası olduğunu söyledi.  Palaoğlu, misilleme kararını şöyle değerlendirdi:

“Türkiye yerli üreticisini korumak, haksız rekabetin önüne geçmek ve iç piyasadaki dengeleri sağlamak için ticaret politikası önlemlerine devam edeceğini Orta Vadeli Program’la duyurmuştu. Buradan ek mali yükümlülük, ilave gümrük vergisi, anti-damping vergisi, gözetim gibi uygulamaların devam edeceği anlaşılıyordu. ABD 23 Mart’tan itibaren aralarında Çin, Rusya, Japonya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Türkiye’nin de bulunduğu pek çok ülkeye demir ve çelik ithalatında yüzde 10 ve yüzde 25’i bulan ek vergi yürürlüğe koydu. Bu vergilerin Türkiye’ye etkisi yaklaşık 260 milyon dolar olarak öngörüldü.  Bu kararın ardından Türkiye’nin yaptığı misillemeyle ABD menşeli 22 ürüne yüzde 5 ve yüzde 70 oranlarında ek mali yükümlülük getirildi. 300 milyon dolar tutarındaki ek mali yükümlülük 21 Haziran 2018’den ithal edilen alkollü içecek, binek otomobil, pirinç, yaprak tütün, kozmetik malzemesi, plastik, kağıt, kömür gibi ürünler için geçerli olacak. Söz konusu ürünler için uygulanacak olan ek mali yükümlülük, gümrük idarelerince, ithalatta alınan gümrük vergileri ve diğer mali yükümlülüklerden ayrı olarak tahsil edilecek olup genel bütçeye irat kaydedilecek.”

İthalatçıların bu oranda bir yükü büyük oranda fiyatlarına yansıtacağını vurgulayan Palaoğlu, “Üzerine KDV de eklendiğinde bu ürünleri satın alan tüketiciye yüzde 80’leri aşan fiyat artışı olarak yansıyacağı öngörülüyor. Tüketici ve vergi yükü açısından yüzde 30 ek mali yükümlülük ile tütün ve kozmetik, yüzde 60 ile otomotiv ve yüzde 70 ile alkollü içki dikkat çekiyor. ABD markası olmasa ya da ABD’den gelmese bile ABD’de üretilen ürünler kapsamda olacağı için otomotivde yeni markaların ya da farklı modellerin düzenlemeden etkileneceği görülüyor” dedi.